DÖ-NÜ-ŞÜM
Kahramanımız Gregor Samsa,
pazarlamacıdır. Annesi babası ve kız kardeşiyle birlikte yaşar. O, gece gündüz
çalışıp ailesini geçindirmeye çalışır. Her sabah erkenden kalkıp 'çokta
sevmediği' işine gider. Gregor'un
babasının, Gregor'un patronuna büyük bir borcu vardır. Bu yüzden, Gregor
işinden nefret etse de işinden ayrılamaz. Fakat bir gün böcek olarak uyanır. İlk
düşündüğü şey ise işe nasıl gideceğidir. Saatine baktığında uyanmış olması
gereken saatin çoktan geçtiğini fark eder. Çalar saati neden duymadığını
düşünür. İnsanlarla iletişime geçmeye çalışır fakat onları duyabildiği halde
konuşamaz. Kocaman kara bi böcekten başka hiçbir şey değildir artık. Bu duruma
alışması zor olur. 2 ayaklı bi insanken bi anda 4 ayaklı bi böcek olmak onu
yorar. Bu haldeyken bile ailesini düşünür. Kız kardeşi, onunla ilgilenmek için
gönüllü olur. Abisinin durumuna üzülür,
onunla anlaşmaya çalışır.
Bay Samsa, Gregor'un çalıştığı zamanlarda tembel ve yaşlıdır. Ancak
dönüşümden sonra Gregor para kazanamadığı için çalışmaya başlar.
Gregor kendini ailesine açıklamak ister fakat başarılı olamaz. Daima
kafasından onlara ne söyleyeceğini kurar. Küçük ve kıllı ayaklarından çıkan
hışırtılar dışında onlara sesini duyuramaz. Nitekim bu durum Gregor'u
depresyona iter. Her gün önüne gelen yemekleri yememeye başlar. (En başından
beri yemeklerin tamamını yemez) Bir süre sonra Gregor ailesine fazlalık olmaya
başlar. Babasının hışmından payına düşeni alır.. Zavallı Gregor’un geçişte
ailesi için yaptığı fedakarlıklar bi anda unutulur. Bu konuda sesini çıkarmayan
tek kişi annesi olur. Derken Samsalar gelir elde etmek için birlikte yaşamak için üç kiracıyla
anlaşırlar. Çok huysuz ve kirliliğe dayanamazlar. Gregor'u fark edip;
olağanüstü büyüklükte bir böcek olduğuna inanırlar ve aileyi dava açmakla
tehdit ederler. Ertesi gün kız kardeşi ondan kurtulmaları gerektiğini babasına
ve annesine aşılamaya çalışır. Babası zaten bu duruma
dünden razıdır. Sonrasında Gregor odasında ölü bulunur. Bütün aile bi araya
gelip acılarını paylaşır. Anne, baba ve kızları uzun bi yolculuğa çıkarlar.
Gregor Samsa bir sabah bunaltıcı düşlerden uyandığında, kendini yatağında dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu." (Ahmet Cemal'in çevirisiyle) bu kadar güzel bir giriş cümlesi olabilir mi diye düşünüyorum.Asıl konumuza dönecek olursak sayın ŞİMŞEK,evet,kitabın özetini vermişsin,fakat istediğimiz bu değil.Eğer bu kitabı okumamızı istiyorsan,ki öyle anlaşılıyor,bize bu öykü hakkındaki düşüncelerini yaz.Tut elimizden ve bizi o kasvetli,tekinsiz dünyaya götür.sürç-ü lisan ettiysek affola...
YanıtlaSil