10 Ağustos 2014 Pazar


Yaz... bitmesini hiç istemediğim eşsiz anlar ve hiçbir şeyin, hiç kimsenin sonsuza dek benimle kalmayacağını anladığım ayrılıklar mevsimi... diyor Kürşat Başar.

      Son kitabıyla farklı bi üslupla karşımıza çıkıyor Başar. Kadın kahramanlarına alıştığımız Kürşat Başar 'Yaz' isimli kitabında tercihini erkek kahramandan yana kullanmış. Olayların akışı günümüz ve geçmiş arasında gidip geliyor. Konusu sadece aşk değil..

 Kıbrıs 'da başlayıp İstanbul'da devam eden bi hikaye...  Kritik bi dönemde hayatına gözlerini açan ve bu dönemde zorunlu olarak İstanbul'a gitmek zorunda kalan bi babaanne  ve torun.. Hayatın onlar için hazırladığı tüm zorluklara göğüs gerip hayata tutunmaya çalışan iki can yoldaşı.. Sonrasında erken yaşta yaşadığı sıkıntılarla olgunlaşan bi erkek. Körpecik bi delikanlı. Bir yanda bugüne dek kalbi kimse için atmamış Murat, öte yanda başında kavak yelleri esen Emel.

-Murat: Onu gördüm yaz geldi, diyor.

Dupduru, capcanlı bi aşk. Vazgeçişler , yanlış anlaşılmalar, uzun bekleyişlerle dolu bi aşk.
Sonrasında hayatın sunduğu sürprizler karşısında bi takım kararlar alıp hayatını değiştirmek zorunda kalan iki insan. Hayatın içinde kaybolurken küçük bi tesadüfle yeniden bir araya gelen bi çift.


Özelikle arka kapağı vuran kitap.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

 H erkesin Hiçbir Şeyi Hikayem 91 yılında başladı. Her yıl daha da geriye gitti ve bu yıl kendime en uzak yılım oldu.  En umutsuz en çaresiz...