Uçurtmayı
vurmasınlar
Filmden Barış ve Zeynep
Bizim göğümüzün yalnız gündüzü var senin
göğünde akşam oluyor mu İnci?
Feride Çiçekoğlu bu romanında 80lerin
sonunda cezaevinde doğan Barış’ın,
İnci’ye yazdığı mektupları anlatılıyor. Bu romanın aynı zamanda 1989
yılında filmi de çekildi. Romanda Barış’ın İnci’ye yazdığı mektuplar var.
Filmde ise kitabın aksine yaşananlar var mektuplar çok kısa bi bölümü içine
alıyor.
Filmdeki Barış ve İnci karakterleri
Kadın Cezaevinde büyüyen Barış; sevgiyi,
paylaşmayı, incitmemeyi, saygılı olmayı hep İnci’den öğrenir. İnci, Barış için
diğer kadınlardan farklıdır şöyle ki Barış'ı asla üzmez sorduğu soruları
muazzam bi sabırla yanıtlar. Ona daima bir şeyler öğretir. Uçurtmaları bile…
Uçurtmalar İnci ve Barış için bi tür iletişim aracı haline gelir. Uçurtma
geliyorsa haber de geliyordur. Ama cezaevi şartları çocuk için uygun değildir.
Koğuştaki kadınlardan birinin doğumuna şahitlik bile eder Barış. Sümbül gibi bi
kadınlarının cazgırlıklarına da… Gün gelir İnci'nin cezası biter özgürlüğüne
kavuşur. Ama ardında bıraktığı Barışı bi an unutamaz. İnci tahliye olurken
Barış'ı Zeynep ‘e emanet eder. Sanılmasın ki Barış annesiz, Barış'ın annesi
yaşıyor ama ‘düşünce suçuyla’ içeride olan kadınlar kadar iyi değildir çocuğuyla
arası. Barış ağladığında ya da bir şey sorduğunda etrafında annesinden çok
diğer kadınlar olur. İnci gittikten bir süre sonra uçurtma olarak cezaevinin
avlusunun üzerinde görünür. Bütün kadınlar avluda toplanır, İnci’den
geldiklerini sanıp sevinirler. Bunun üzerine cezaevi müdürü avlunun tepesine
çıkar ve derhal uçurtmanın vurulmasını ister. Fakat uçurtma rüzgarın etkisiyle
oldukça yükselmiştir. Müdürün yoğun çabasına rağmen uçurtma vurulamaz. Minik
Barış müdürün neden ısrarla uçurtmayı vurmak istediğini anlayamaz.
Filmi izlemek isteyenler için
https://www.youtube.com/watch?v=jceWymaP5TM
https://www.youtube.com/watch?v=jceWymaP5TM
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder